12 Mart 2013 Salı

Mastering'e Giriş

Merhabalar, tarafımdan unutulmaya yüz tutmuş bu sevgili, işlevi sorgulanmaya gayet açık bloğuma bir çeviri çalışması ile devam edeyim dedim. Bir arkadaşım paylaşmış facebook’ta bu linki bende tıkladım ve ahanda ben bunu çevireyim vatana millete, genç, bu işle uğraşmak isteyen arkadaşlara, dostlara bir katkım olabilirse ne mutlu bana dedim. Çevirim devam ediyor. Giriş kısmını çevirdim yazının. Kaynak link burada “Mastering with Ozone” diye bir şey. Güzel güzel yazmışlar bildiklerini saklamamışlar. Tabi geline yemek tarifi veren kaynana misali belli püf noktaları hasır altı etmişlerse onu bilemem. Yazı da illa çevrim ve anlatım hataları vardır. Özünü alın.

http://downloads.izotope.com/guides/iZotopeMasteringGuide_MasteringWithOzone.pdf

Buyrun başlayalım;

Giriş

Mastering genellikle anlaşılmaz bir sanat türü olarak görülür. Bu kılavuz sır perdesini aralıyor – sadece mastering’in ne olduğunu açıklamıyor ayrıca kişinin nasıl bir mastering mühendisi gibi hareket ederek mastering alanındaki altın hedeflere ulaşabileceğini açıklıyor. Peki altın hedef nedir? Çok basit: bir ses kaydını daha iyi duyurmaya çalışarak sunum için hazırlamak. Elimize gelen ses kaydını elimizden çıkardığımızda daha iyi duyuluyor olmalıdır.

Her şey mix’le başlıyor

İyi bir kayıt olduğunu düşündüğünüz mix ile işiniz bitti. Çalım güzel, kayıt temiz, mix yerli yerinde. Ses dosyasının programdan bir çıktısını aldınız ya da CD’ye çektiniz ve müzik oynatıcınıza gururlar parçayı koyup play tuşuna bastınız. Fakat parçayı profesyonel kayda sahip favori sanatçınızın ardından açtığınızda tanımlayamadığınız bir eksiklikle karşılaşıyorsunuz kaydı engelleyen bir “x faktör” var. Kaydımla ilgili yanlışlık nedir?

Genel problemleri tanımlayalım

-Geniş duyulmuyor ve sesi yeteri kadar yüksek değil. Açmak ya da en yüksek seviyede mixing down yapmak problemi çözmüyor. Evet, ses daha yüksek çıkmaya başlıyor fakat gerekli etki veya temizlik kayda eklenmiyor.

-Cansız duyuluyor. Diğer örnek aldığım kayıtlar sıcak, derin aynı zamanda parlak ve genişler. Yüksek frekanslarda EQ’yu boost etmeye çalışıyorsunuz fakat nafile şimdi de sesler kaba ve gürültülü geliyor.

-Vokaller ve enstrumanlar ince ve zayıf duyuluyorlar. Favori parçanızın sahip olduğu doygunluk sizin parçanızda yok. Bir compressor ekleyip üzerindeki ayarlar oynuyorsunuz… Şimdi de bütün mix’in sesi sıkışmış, ezilmiş şekilde duyuluyor. Vokalin sesi yüksek olabilir fakat ziller dinamik değiller. Cansız duyuluyor.

-Bas punchy değil, güçlü duyulmuyor. Alçak frekansları boost ediyorsunuz fakat şimdi daha yüksek fakat bulanık, çamur gibi duyuluyorlar. Güçlü değiller.

-Mix’teki bütün enstrumanları duyabiliyorsunuz, stereo halde hepsi olması gereken yerde duruyor fakat genel hale bakıldığında bir yanlışlık var. -------

-Parça içindeki belli tracklere reverb koydunuz. Fakat reverbler farklı boşluklarda ayrı tellerden tınlıyormuş gibi duyuluyor. Diğer CD’lerinizde bu tarz boşluklar birbirine bağlı şekilde duyuluyor. Bir odanın içinde diğer bir oda varmış gibi değil. Bütün mix boyunca süregelen bir ferahlık var.

Şimdi ne yapacağım?

Mastering kaydı bir üst seviyeye çeken süreçtir. (Pratikte genel olarak bu şekilde sonuç alınır). Yukarıda belirttiğimiz sorunlar üzerine çalışan bir süreç olarak tanımlanabilir. Mastering’den beklememeniz gereken şey sahip olduğunuz kaydın sound’unu yeniden üretmesidir. Mastering iyi bir mix’in ya da iyi bir aranjenin yerine geçmez. Yüksek sesli kayıtlar iyi yazım/aranje/mix VE mastering’in sonucu ortaya çıkarlar. Bu unsurlar kaydı en başından sonuna beraberce yüksek sesli ve iyi hale getirirler en sonunda bir sihirli değnek yardımıyla değil. Bir şekilde mix işinde en iyi eforunuzu temsil eden bir seviyeye ulaştığınızda, gurur duyabileceğiniz bir işe sahip olduğunuzda artık mastering’i yoklamanın soundunuza bu işlemin neler katabileceğini düşünmenin zamanı gelmiş demektir.

Bir gecede Bob Ludwig olmayacaksınız elbette. (bakınız; www.gatewaymastering.com) fakat master’ı yapılmış parçanızla uğraşırken çok çarpıcı sonuçlara ulaşmanız mümkün.

Sonuç olarak doğru cevaplar yok, yanlış cevaplar yok, hızlı ve zor cevaplar yok. Ne var ki, mastering ve audio production dallarında tecrübelerinizle değer kazanan bazı temel prensipler var.

Mastering nedir?

Mastering’in bir çok tanımı olmasına rağmen biz bu kılavuzda onu “bir mix’i devralma ve dağıtım için hazırlama süreci” şeklinde alıp inceleyeceğiz. Genel anlamda bu durum aşağıdaki adımları ve hedefleri içerir.

Kaydın sesi

Bu adımın hedefi iyi bir mix’i (genellikle stereo formatta) alıp ona son dokunuşları yapmaktır. Bu adım seviye ayarlarını ve mix’in genel duyumunu da içerebilir. Bunu iyi duyulan bir mix ve profesyonel duyulan bir master arasında ki fark olarak düşünebiliriz. Ayrıca zorunlu durumlarda bu adım broad equalization, compression, limiting vs. eklemeleri içerebilir. Aslında bu süreç CD replication ve LP dünyasında genellikle “premastering” olarak geçer. Fakat burada basitleştirmek için mastering diyoruz.

Albüm boyunca tutarlılık

Tutarlılık albümdeki her bir parça ile ilgili dikkate alınması gereken bir husustur. Albüm içersinde peş peşe çalan parçalar birbirleriyle denge açısından uyumlu olmak durumundadırlar. Sesler uyumlu mu? Seviyeler uyuşuyor mu? Albümde ki parçalar ortak bir karaktere sahip mi? En azından dinleyiciyi volume dengesi yapmak zorunda bırakmayacak şekilde eşit seviyedeler mi?

Bu adım genel olarak bir önceki adımı içerir. Ek olarak önemli olan her bir şarkının sıralı şekilde nasıl duyulduğu, birbirleri ile ilişkilerinin nasıl olduğudur. Bu bir parça için bir preset hazırlayıp bunu bütün parçalarda kullanarak tutarlı bir sound yakalayacağınız anlamına gelmez. Buradaki hedef farklı karakterlerdeki parçaların aralarını bulabilmek ve onlara ortak bir karakter yaratabilmektir.

Sunum için hazırlık

En son adım parçayı, parçaların sıralarını download, üretim ya da cd basımı için hazırlamaktır. Bu adımda uygulanacak yöntem tercih edilen sunum formatı ile ilişkilidir. Eğer sunum CD formatında olacaksa parçalar resampling ve/veya dithering yolu ile 16 bit/44.1 kHz ‘ye çevrilebilir, parçaların index’leri, track gaps, pq codes ve diğer spesifik CD işaretleri ayarlanır. Eğer sunum web tabanlı olacaksa parçaların ayarlarını mp3 ya da AAC’ye çevrilecek şekilde yapabilirsiniz ya da parçayı yüksek çözünürlüklü şekilde sunabilirsiniz. Bunun yanında ilgili parça bilgisini dosyaya eklemelisiniz.

Mastering yaklaşımları

Konu mastering olunca üç farklı yaklaşım şeklinden söz edebiliriz. Bu üç metoda kişilik kazandıralım ve onları bayan onarıcı (Ms. Fix-it) bay iyileştirici (Mr. Make-it-better) ve bayan işin özü (Ms. Nuts-and-bolts) olarak analım.

Bayan onarıcı (Ms. Fix-it)

Bayan onarıcı kayıttaki problemleri fark edebilen kimsedir. Çok fazla bas, çok fazla tiz, çok fazla dinamik alan… Problem her neyse bu kişi üzerinde çalışır, dengelemesi gereken unsurları dengeler ve seslerin daha iyi duyulmasını sağlar. Aslında bu işlem sonrasında sesler büyük ihtimalle mühendisin mix stüdyosunda duyduğu gibi tınlamaya başlayacaktır.

Bay iyileştirici (Mr. Make-it-better)

Bu eldeki işe nasıl biraz daha tat katılacağını bilenlerin işi. Parlasın, gürül olsun ya da çok derin, geniş bir sound olsun fark etmez. Bay iyileştirici iyi bir mix’i daha iyi bir konuma koyabilir.

Bayan işin özü (Ms. Nuts-and-bolts)

Bu kişi tam bir inek. Seksi hileler yok ya da bu kız bir süper kahraman peleriniyle de gezmiyor. Bayan işin özü işlerin doğru gittiğinden ve işlemlerin doğru yapıldığından emin olan kimsedir. Onun gözlemi altındaki master’lar teknik hataya maruz kalmadan oluşurlar. Bu kız gayet pratiktir, mümkün olan en iyi sonuca en kestirme yoldan ulaşır.

Şöyle ki, her mastering mühendisi bu üç karakteri de içinde barındırır ve ne zaman hangi karakteri ile hareket etmesi gerektiğini bilir.

Mastering’in Temelleri

Mixing vs. Mastering

Mixing ve mastering işlemlerini tek bir adım içerisinde yapmamanız gerektiği konusunda sizi önemle uyarıyoruz. Yani farklı track’ler içeren bir projeyi simultane bir şekilde mixlerken bir de üzerine master yapmaya çalışma durumundan bahsediyoruz. İkisini bir arada yapmaya çalıştığınızda mix, master, aranje ve hatta kayıt işlemlerini de karışık bir şekilde aynı pota içinde eritmeye çalışacaksınız. Kayıt/mix/master durumlarının birbirlerinden ayrılması hususu çok önemlidir. Mastering yaparken hedefiniz “bu synth’e şöyle bir patch eklersem nasıl duyulur acaba?” diye düşünmek değil mix’in genel sound’unu geliştirmektir. Eğer karışık bir aranjede yalnızca bir enstrumanın sesi üzerine çok yoğunlaşırsanız bütün mix’i boşlayıp yalnızca o enstrumanın sesini geliştirmiş olursunuz ve genele baktığınızda mix’in içindeki diğer dinamikler bu değişimden olumsuz etkilenirler. İstediğiniz mix’i elde edin. Bir stereo dosyası olarak mix down edin ve son adım olarak ayrı bir şekilde master edin.

Mastering’in temel parçalarından biri de başkalarının işlerini master ederek pratik yapmaktır. Size geniş ölçüde denge, ton ve dinamik alan dinleyip pratik etme imkanı verir. Her mühendisin, producer’ın bu etmenler hakkında kendi edinimleri vardır. Olabildiğince açık ve net bir şekilde konuşabilmek için bir mastering mühendisinin görevi mühendisin ve producer’ın (en nihayetinde sanatçının) vizyonunu anlayabilmektir. Biraz tecrübe sahibi olduğunuzda onlardan yararlanarak parça üzerinde ne tarz dokunuşların gerekli ne tarz dokunuşların gereksiz olduğunu kestirebilir, üzerinde uğraştığınız sound’un evrimleşme sürecine daha objektif bir kulak yardımı ile katkıda bulunabilirsiniz. Ne var ki, çok kıymetli, tecrübeli mühendisler bile master işini yeni, farklı, yorulmamış kulakların, farklı bakış açısının avantajlarından yararlanmak için dışarıdan bir başkasının yürütmesini isterler.

Mastering efektleri

Mastering yaparken tipik olarak sınırlı sayıda spesifik prosesörle çalışırsınız.

Compressor’ler, limiter’lar ve expander’lar: Bunlar bir mix’in dinamiğini ayarlamak için kullanılırlar. Spesifik frekansların ya da enstrumanların (bas kontrolü, de-essing vokal gibi) dinamiklerinin dengelenmesi için multi band dynamic processor’a ihtiyaç duyulabilir. Açıklamak gerekirse Single band compressor mix’in sahip olduğu frekansların range’i üzerinde değişiklik yapılmasını sağlar.

Equalizer’lar: Tonal dengenin şekillendirilmesinde kullanılırlar.

Reverb:Mix’in genel sound’u üzerine derinlik sağlaması açısından eklenebilir. Ayrıca, reverb mix’in içerdiği tracklerden birinin üzerine de eklenebilir.

Stereo Imaging: Ses alanının genişliği ve canlılığı üzerinde ayar yapmak için kullanılabilir.

Harmonic exciters: Mix’e edge ya da parlaklık ekleyebilir.

Limiters/Maximizers: Peak’leri engelleyerek genel ses seviyesini arttırabilirler.

Dither: Higher word lenght kayıtları (e.g. 24 or 32 bit) lower bit depth kayıtlara (e.g. 16 bit for CD) çevirme olanağı sunar bunu yaparken dynamic range’i korur ve distorsiyonu minimize eder.
Bütün bu efektler arasında kalıp nereden başlıyacağınızı sorguluyor olabilirsiniz. Öncelikle şunu iyi bilin bütün bu efektlere sahip olduğunuz için hepsini kullanmak zorunda değilsiniz. Yalnızca ihtiyacınız kadar kullanın. Açıkça, mastering yaparken bu efektlerin hangisinin kullanılıp kullanılmayacağı konusunda kesin ve tek bir doğru yok, deneysel takılmaktan kaçınmayın.

Benim tercih ettiğim sıralama genellikle;
1.     Equalizer
2.       Dynamics
3.       Post equalizer
4.     (Harmonic exciter)
5.       (Stereo imaging)
6.       (Reverb)
7.       Loudness maximizer

Daha az kullanılan prosesörler parantez içine alınmıştır.

İPUCU: Eğer yukarıdaki işlem hakkında altın kural olmaya yaklaşmış bir durum varsa o da şudur; Loudness Maximizer ve Dither yukarıdaki zincirin en sonunda konumlandırılmalıdırlar.

6 yorum:

  1. Ellerine sağlık. Çok fazla kişi nasiplenecek güzel olacak. Adını altın harflerle yazacağız hehe :D

    YanıtlaSil
  2. Ellerine sağlık, sanırım izotope-ozone firmasının yayınladığı pdf. dosyasının çevirisi.. Devamı da gelirse süper olur..

    YanıtlaSil
  3. Yazının girişinde zaten linki vermişsin ben görmemişim...

    YanıtlaSil
  4. ne demek bir faydası oluyorsa ne mutlu bana :) devamı geldi 2. kısmı yükledim. daha da devam edecek diye umuyorum.

    YanıtlaSil
  5. ellerinize saglik. emegi gecen herkese tesekurler

    YanıtlaSil
  6. tebrikler, ve teşekkürler..

    YanıtlaSil